Aday tespiti….                    

Siyaset kurumunun en zor işlerinden biri ve beklide birincisi  “aday tespitidir”.

Hiç kimseyi memnun etmek mümkün değildir.

Hangi sistem uygulanırsa uygulansın mutlaka bir eksiği olacaktır.

Aday tespit sistemlerini şöyle sıralamak mümkündür..

Merkez yoklaması,

Ön seçim.

Ön seçimleri de çeşitli kategorilere ayırma mümkündür.

Hakim nezaretinde ön seçim.

Teşkilatlarla veya üyelerle temayül yoklaması.

Sadece teşkilatlarla temayül yoklaması.

Sadece üyelerle temayül yoklaması.

Bunların en doğru ve yasal olanı hakim nezaretinde ve tüm üyelerin katılım ile yapılan ön seçimdir.

Diğerleri genel merkezin yetkilisi dahilinde yapılandır ki uygulamada hep tartışılır olmuştur.

Önümüz de bir yerel seçim var.

Partiler yasal ön seçim dışında çeşitli metotlarla aday tespitine çalışıyorlar. Ancak söz dönüp dolaşıp yine de  yetki genel merkeze ve dolayısıyla genel başkana gelmektedir.

Yasal ön seçim yapılsa dahi, mevcut üye kayıt sistemi ile adil bir sonuç almak mümkün değildir.

Çünkü..

Bu konuda TBMM de kanun teklifi vermiş ve savunmuş biri olarak yazıyorum ki, mevcut üye kayıt sistemi ile sonuç alınamaz.

Şöyle ki..

Bütün partilerde üye kaydetmeye yetkili organ İlçe teşkilatıdır.

Elbette genel merkezde üye kaydedebilir.

Pekiyi, kimi üye kaydedecektir?

Eş dost,akraba,arkadaş..

Ön seçim yapılırsa kimler sandığa gidecektir?

Yine ilçe teşkilatının kaydettiği eş dost akraba…

Şimdi hal böyle olunca adil bir sonuç almak mümkün mü? Çok zor…

O halde ne yapılmalıdır?

Öncelikle üye kayıt sistemi değiştirilmelidir.

Bu konuda taa 1997 yılında TBMM ye verdiğim kanun teklifinin özü şudur…

İlçe seçim kurulunda seçmen kurulu gibi bir “kayıt kurulu” hakim nezaretinde oluşturulmalıdır. Partilere üye olmak isteyen yurttaşlar bu kurula başvurmalıdır. Ve kaydı bu kurul tarafından yapılmalıdır. Gerekli aidatı da bu kurul tarafından alınmalıdır. Her ayın sonunda oluşturulan bu kurul, partilere bir yazı ile kendisine yapılan baş vurulu listesini partilere bildirmeli ve on gün içinde bir itirazları varsa, ilçe kayıt kurulana yapmaları bildirilmelidir. Bunun sonunda kesinleşen kişiler ilgili partilere üye kaydedilmiş olacaktır.

Böylece, hatır gönül gözetilmeden her yurttaş istediği partiye üye olabilecektir. İşte bu tarz üye yapılmış kişilerle ön seçim yapılırsa adil bir sonuç almak mümkündür.

Mevcut sistem ile ilgili bir örnek verelim.

Her hangi bir partinin şu mahallesinde 200 kayıtlı üye var.

Seçim oluyor, o parti en az 200 oy alacağına 50 oy alıyor. Demek ki kaydedilenler aslında o partili değil.

Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.

Bu teklifim yasalaştı mı?

Hayır.

Çünkü kimsenin işine gelmedi.

Onun için aday tespiti ile ilgili aylar yıllar tartışılıyor.

Şimdi ön seçim dilenlerde işin aslını bilmeden veya işlerine geldiği için ön seçim diyorlar. Yoksa mevcut sistemle adil sonuç almak mümkün değildir.

Tüm adaylara yine de başarılar.

..